Zamanında Hz. İsa’ya zina yaptığı iddiasıyla bir kadın getirirler. Ne ceza vermeleri gerektiğini danışırlar. İsa da yere bir ayna çizer. Aynada herkes yapmış oldukları kötülükleri görür. İsa ekler; “İlk taşı en günahsız olanınız atsın”
Neden anlattım bu hikayeyi umarım anlaşılır yazının tamamında.
Bütün ülke çapında FETÖ üyeliği kapsamında gözaltılar, tutuklamalar devam ediyor, biliyorsunuz Hatta FETÖ’ye yakın olduğu iddia edilen TUSCON toplatısında alkışlayanların tespiti için bile özel bir ekip kurulduğu yeraldı haberlerde. Emniyet müdürleri, kaymakamlar, valiler yarışırcasına sürekli açıklama yapıyor şu kadar kişi gözaltına alındı, şu kadar kişi tutuklandı diye.
Elinize sağlık, geç kalmış da olsanız güzel iş çıkartıyorsunuz da yalnız şöyle bir durum var. Sorumluluk alanı nereye kadar? Şöyle detaylandırayım; misal FETÖcü diye bir general aldınız. Darbe girişiminden ve örgüt üyeliğinden sadece bu general mi sorumlu yoksa bu kişinin general olmasına sebep olanlar, misal YAŞ kararnamesini imzalayanlar da mı sorumlu? Ya da başka bir örnek vereyim hemen: yöneticileri FETÖ mensubu diye bir vakıf üniversitesi kapatıyorsunuz. Yöneticileri içeri tıkıyorsunuz, üniversiteyi de kapatıyorsunuz. Fakat üniversiteye o yeri parselleyen belediye başkanını, açılışını yapan bakanları, diplomam ile yüksek devlet kademelerinde memuriyet kazanırım diye düşünüp bu üniversitede eğitim alan öğrencileri tutukluyor musunuz?
Sorumluluk sınırı nereye kadar? Ucu size dokunana kadar mı tutuklamalar meşru? Yarın çıkıp tutuklanan hakim savcılardan biri o kademeye nasıl ve kimlerin yardımıyla geldiğini izah ederse ne olacak? Kandırıldık diyip yırtacaksınız değil mi? Peki şimdi tutukladıklarınız çıkıp kandırıldık derlerse ne olacak? Serbest mi kalacaklar? Allah aşkına izah edin, delirecem yoksa!
Bütün bunlara karşı iktidardan duyduğumuz tek bir kelime var: “Kandırıldık” Hepsi bu kadar. En ufak bir sorumluluk bile ihtiva etmiyor bu kelime.
Oysa bu kelimeyi malum kimselerden duyana kadar bildiğim en kısa fıkra şuydu: Temel doping yaptığı anlaşılmasın diye yavaş koşmuş…
Kandırıldınız demek? MGK toplantılarında açık açık belgelerle size izah edildiği halde mi kandırıldınız? Sorular çalındı diye sokaklara inen gençlere neden kulak vermediniz madem? Hakkında yakalama kararı olduğu halde yurtdışında kalmak yerine yurda dönüp teslim olan subayları neden dinlemediniz? Hapse atılmalarına müdahale etmediğiniz yazarlar, baskı baskı kitap çıkarıp olanı biteni ifşa ettikleri halde mi kandırıldınız? Gerçekten kandırılmak için büyük çaba sarfetmiş olmalısınız.
Bir de anlamadığım diğer bir nokta da; neden devletin içine cemaat değil de başka gruplar sızmadı o zaman? Misal aydınlık hareketi yada ülkücüler neden sızmadı da cemaat sızdı? Allah aşkına izahat verin ne olur! Neden devlet kapıları onlara sonuna kadar açıldı da biz dışarıda kaldık. Kimler bu imkanları onlara sağladı da bizden esirgedi. Konuşun artık!
Neyse çok yoruldum artık insanların dikkatini bu yöne çekmeye. Son sözüm; OHAL ile mevcut iktidarın elinde taş değil kaya var artık. Gerisini siz düşünün…