22 Şubat 2017 – Kimler Evet Diyormuş?

Şehit polis memuru Fethi SEKİN… Kendisini, 5 Ocak 2017’de İzmir Adliyesine yapılan bombalı eylemden tanıyoruz. Teröristlerin daha fazla zarar vermesini engellemek için çatışmaya girdi ve hayatını kaybetti. Allah rahmet eylesin, kalanlarına sabır versin. Kendisine minnettar ve duacıyız.

Gelelim neden kendisinin aziz hatırasını bu şekilde bir siyasi yazıya alet etme yanlışına düştüğüme. Sayın Cumhurbaşkanımız R. Tayyip ERDOĞAN, Cumartesi günü Elazığ’da düzenlemiş olduğu mitingte “Fethi SEKİN’i şehit edenler hayır diyor” demek suretiyle biz hayırcılarla kahraman bir polis memurunu şehit eden teröristleri en basit ve kaba tabirle “aynı yolda yürümekle” itham etti. Üzüldük, üzüldüm. Ülkemin Cumhurbaşkanının; kim olursa olsun, ister seveyim ister sevmeyeyim bu şekilde kategorize etmesi beni gerçekten üzdü.

Daha önce de kendisi ve diğer AKP’liler tarafından benzerleri defalarca söylendi zaten. Defalarca da teröristlerle aynı yolda olunmadığı ısrarla açıklandı hayırcılar tarafından. Bu tarz bir propaganda da ısrar edilmesi hususunda ciddi korkularım var. Şöyle izah edeyim; kendini bilmez meczup bir hayırcı tutup yarın öbürgün:
-Haburda PKK’lıları karşılayıp çadır mahkemelerinde aklayanlar evet diyor,
-Oslo ve Dolmabahçe görüşmelerinde PKK ile masaya oturanlar evet diyor,
-APO’nun mektubunu nevruzda dev ekranlarla millete okuyanlar evet diyor,
-”Tayyip Beyin başkanlığını destekleriz” diyen APO ile hemfikir olanlar evet diyor,
-Çözüm süreci adı altında PKK’nın şehirlerin altını bombalarla doldurmasına fırsat verenler evet diyor,
-Katar hariç diğer bütün ülkelerle aramızı bozanlar; ABD ile Rusya arasında top gibi sektirilmemize yol açanlar evet diyor,
-Doları 4 TL yapanlar evet diyor,
-FETÖ’nün yıllarca kadrolaşmasına göz yumup, çıkar çatışması yaşanınca darbeye sebep olanlar, darbeyi bahane edip OHAL ile muhalifleri susturmaya çalışanlar evet diyor,
-FETÖ daha “okyanus ötesi” iken orduda yaptığı vatansever subay kıyımına “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” diyenler evet diyor,
-Hiç alakamız olmadığı halde Suriye savaşında taraf olup IŞİD’i başımıza musallat edenler evet diyor,
-Doğrudan vatan savunmasıyla alakalı olmadığı halde mehmetçiği Suriye’ye savaşa gönderenler evet diyor,
-Mavi Marmara olayında, “gitmeseydiniz” diyerk vatandaşlarını yarı yolda bırakanlar evet diyor,
-Fethi SEKİN’in şehit edildiği dönemde tek başına iktidar olup, (kusurları olmasa dahi) sorumlu olanlar evet diyor
falan filan dese hoş olur mu? Bunu da hoş karşılamak ve tasvip etmek mümkün değil tabi. Kimin ne dediği üzerinden değil, neden evet yada hayır denmesi üzerinden yapılmalı propaganda. Bu sefer de neden evet denilmesi gerektiği üzerine bir şeyler bulup çıkarmak gerekiyor bir yerlerden. Sanıyorum sıkıntı tam olarak burada zaten.

Şimdi tutup biri çıkıp bütün bunları dese, büyük ihtimalle “cumhurbaşkanına ve devlet büyüklerine hakaret” suçlamasıyla göz altına alınır. Şartlar eşit de değil anlayacağınız. Bu yüzden ne gerek var bu şekilde bir propaganda tekniğine? Gelin anlatın neden evet dememiz gerektiğini seve seve evet verelim ülkemizin selameti için. Misal deyinki yeni anayasa değişikliği sayesinde; artık şehit verilmeyecek, dolar düşecek, işsizlik tabana vuracak, vergiler azalacak, terör bitecek, dış borç kapanacak, gelir adeletsizliği düzelecek vs gidelim basalım mührü evete. Bu kadar kolay işte.

MHP’den biraz umudum var. Referandum çalışmalarına bir başlayabilseler, en azından neden evet dememiz gerektiğine ilişkin bir şeyler duyabileceğiz inşallah. Hayırlısı olsun…