12 Ekim 2016 – Okulun Duvarı Çöktü Altında Kaldım

İlçemizde görev yapan öğretmenlerimizin açığa alınmalarının üzerinden neredeyse 1 aya yakın bir süre geçti. Bu süreçte herkes taşın altına elini koymayı, öğretmenlerimize sahip çıkmayı bildi. Fakat ne yazık ki bütün bu çabalara rağmen hala müsbet bir sonuç elde edilebilmiş değil.

Sözleşmeli öğretmenlik için geçtiğimiz haftalarda yapılan sözlü mülakatlarda sorulan sorulardan, neden açığa alındıkları az çok anlaşılmaktadır öğretmenlerimizin. Mevcut iktidar, bırakın kendine muhalifleri, nötr bile olanları ayak altında görmek istemiyor anlaşılan. Reis deyince kendileriyle aynı düşünen, yılbaşı kutlamayan, oruç tutan öğretmenler istiyorlar, gördünüz. 4+4+4’e karşı çıkan, laik ve bilimsel eğitim için eylem yapan, Geziye katılan, Suriye ve Güneydoğudaki olaylara kayıtsız kalamayan öğretmenler gözlerinde terör destekçisinden ibaret.

Süreç şimdilik tıkanmış durumda. Soruşturmalar başlamış değil. İşin kötüsü, iktidarın önceliklerinden de anlaşılacağı üzere, yakın bir tarihte de başlayacak gibi de görünmüyor. Fakat bugüne kadar ihraç yaşanmaması da sevindirici. İster istemez, bütün bu yaşananların belki de burun sürtmeden ibaret olabileceği izlenimi oluşmakta. Ya iktidarın kendi eliyle, ya da mahkemelerle; eninde sonunda öğretmenlerimiz görevlerine iade edilecekler. Aksi takdirde; AYM’yi geçtim, AİHM’in ihraç edilen binlerce öğretmen için Türkiye’yi mahkum edeceği tazminatlar, iktidarın üzerinde altından kolay kalkılamayacak bir yük oluşturacaktır.

Bu süreçte kendi başına hareket etmekten ziyade sendikayla birlikte hareket etmek çok önemli biliyorsunuz. Binlerce başvurunun mahkemeler üzerinde oluşturacağı etki, süreci hızlandırabileceği gibi olumlu gelişmelere yol açacaktır. Meslekten ihraç etmeler gerçekleşene kadar yargısal yollara başvurulamasa bile; farklı illerde darbe girişiminin hemen akabinde açığa alınan/ihraç edilen öğretmenlerin izledikleri yargısal yollar ve geribildirimleri incelenmeli; en olumsuz sonuçlar için bile yol haritaları hazırlanmalıdır. Öğretmenlerimiz mücadele edebilmek adına, kendilerini ve ailelerini en kötü sonuca hazırlayarak süreci takip etmelidir.

Geçen her gün umudunuzdan biraz daha götürüyor, biliyorum. Çok söylendi, çok duyuldu bunlar. Ama öğretmenlerimiz umutlarını yitirmesinler, klişe olacak belki ama adalet er geç yerini bulacaktır.

Birlik olun, sağlıcakla kalın…

  • Başlık için bakınız: Ceyhun Atuf KANSU – Dünyanın Bütün Çiçekleri